Erdoğan Kıbrıs’ta: İki devletli çözümle sorunları geride bırakalım

Recep Tayyip Erdoğan, gazetecilere verdiği röportajda, işgal altındaki topraklara yapacağı ziyaret, Yunanistan ile ilişkiler ve Trump hakkında konuştu.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , Roma dönüşü uçağında gazetecilere yaptığı açıklamada, cumartesi günü işgal altındaki Kıbrıs’a yapacağı TEKNOFEST ziyaretine değindi .

“İnşallah cumartesi günü Kuzey Kıbrıs’ta olacağız ” dedi . Bildiğiniz gibi Kuzey Kıbrıs’ta muhteşem bir Parlamento binası ve Cumhurbaşkanlığı sarayı inşa ettik. İkisi de gıpta edilecek işler. Öte yandan adliye binalarının yapımına başlamak için de adımlar atıyoruz. Orada halk bahçeleri ve ekipmanlarıyla gerçekten harika bir proje oluşturduk ve cumartesi günü orada olacağız.”

” Kıbrıs adasında iki devletli çözümle tarihi sorunları geride bırakabileceğimize inanıyoruz ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti”nin tanınması için çabalarımızı yoğunlaştırmaya devam edeceğiz. Türkiye olarak KKTC’yi asla yalnız ve kimsesiz bırakmayacağız. Türkiye Cumhuriyeti olarak Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını her platformda savunmak tarihi ve insani sorumluluğumuzdur . Bu sorumluluğu yerine getirmekte son derece kararlıyız. Türk Dünyası’nın kardeşlerinin yanında olmaya devam edeceğine inanıyoruz.”

İtalya ile savunma işbirliğine atıfta bulunarak, ” İtalya ve Türkiye arasında işbirliği ve ortak projeler için güçlü bir potansiyel olduğunu ” söyledi . İtalya ile iş birliği yaptığımız alanlardan biri de savunma sanayiidir. Bu bağlamda, hem şirketlerimizin oradaki yatırımları, hem de İtalyan şirketlerinin coğrafi ve kültürel yakınlığın da etkisiyle Türkiye’ye olan ilgisinin artması, her iki ülkenin de çıkarınadır. Sadece savunma sanayinde değil, havacılık ve uzay gibi yüksek teknoloji odaklı sektörlerde de iş birliği fırsatlarını değerlendiriyoruz.”

” Savunma sanayi, Avrupa ülkelerinin son dönemde üzerinde durduğu bir sektördür ” dedi . Bu konuda yıllar içerisinde çok önemli adımlar attık, mesafe kat ettik. İlerlememizi sürdürüyoruz. Geliştirdiğimiz silah sistemleri, hava, kara ve deniz mühimmatları ve ekipmanları dünya tarafından büyük ilgiyle izleniyor. İtalya savunma sanayinde tecrübeli bir ülkedir . Karşılıklı teknoloji transferi, Türkiye’nin yerli savunma sanayisini güçlendirecek ve İtalya’ya yeni bir bakış açısı ve enerji kazandıracaktır. İtalya gibi önemli bir ülkeyle bu alanda oluşturacağımız dayanışma, ülkelerimizin kat edeceği mesafeyi artıracaktır. Bu konudaki bakış açımız, yüzde 100 yerli ve milli savunma sanayi hedefimize ulaşmaktır.”

Yunanistan hakkında konuşarak, ” Yunanistan ile işbirliği, iyi komşu, dostluk ve ittifak temelinde ilişkiler geliştirmeye çalışıyoruz .”

Donald Trump ile olası bir görüşme konusunda ise, ” Sayın Trump ile ilk fırsatta yüz yüze görüşeceğiz. Telefon görüşmemiz samimi, verimli ve dostça geçti . İki ülke arasındaki ilişkiler derin. Konuşulacak çok konu, atılacak çok adım var. Bu nedenle bakanlıklarımız Türkiye-ABD ilişkilerinin seyrini şekillendirecek görüşme için çalışmalarını sürdürüyor. Bunun zamanlaması da bu çalışmalar kapsamında değerlendiriliyor. Sayın Trump ile zaman zaman telefon diplomasisi yoluyla temaslarımız oluyor. Yeni dönemde dostum Trump ve benim ikili ilişkilerimize çok farklı bir dinamik katacağımıza inanıyorum . “

Biz de özellikle Rusya ve Ukrayna arasındaki barışa ilişkin vizyonunu destekliyoruz . Türkiye’nin hassasiyetlerini dikkate almasını memnuniyetle karşılıyoruz. Suriye konusunda iki lider olarak birbirimizi anladığımızı görüyoruz . Elbette farklı görüşlere sahip olduğumuz noktalarda makul gerekçelerle uzlaşma arayışını sürdüreceğiz. Biz diyalog ve diplomasi yoluyla farklı çevrelerin tehlike olarak gördüğü meseleleri aşabileceğimize inanan iki lideriz.”

Kapanışta Orta Doğu’daki gelişmelere atıfta bulundu : ” İsrail bölgemizdeki çatışma, kan ve gözyaşları yaymak için çaba sarf ediyor .” Özellikle Gazze’de Filistin şehirlerinde başlayan şiddet ve saldırganlık dalgası giderek yaygınlaşıyor. Lübnan’da döktükleri kan ve Lübnan halkına yaşattıkları acılar ortadadır. Şimdi Suriye’de de yangını büyütmeye, orada da kan dökmeye başladılar. İsrail’in Suriye topraklarına yönelik saldırıları, Suriye’de yeni yönetimle başlayan olumlu iklimi baltalama girişimidir . İsrail’in yaptığı kışkırtıcı ve kabul edilemez. Komşumuz Suriye’yi yeni bir istikrarsızlık batağına sürükleme girişimlerine karşı tepkimizi çeşitli yollarla göstereceğiz. Bizim derdimiz bölgemizde daha fazla çatışma değil, daha fazla barış ve huzurdur.”